Gastroözofagiyal Reflü Hastalığı -1: Oluşumu, Görülme Sıklığı, Teşhisi
- Gastroözofagiyal Reflü Hastalığı -1: Oluşumu, Görülme Sıklığı, Teşhisi
- Gastroözofagiyal Reflü Hastalığı Nedir?
- Gastroözofageal Reflü Hastalığı Nasıl Oluşur?
- GÖRH’nın Dünyada ve Ülkemizde Görülme Sıklığı Nedir?
- GÖRH’nın Teşhisi Nasıl Konur?
Zaman zaman hepimiz mide yanması, ağıza acı su gelmesi, boğazda veya göğüste yanma yakınmaları yaşamışızdır. Ancak bu yakınmaların şiddet ve sayısının artması üzerinde durulması ve tıbbi tedavi edilmesi gereken bir durum olarak kabul edilir.
İki bölümlük bu yazımın ilk bölümünde, Gastroözofageal Reflü Hastalığı’nın oluşma nedeni, ülkemizde ve dünyada görülme sıklığı ve teşhis yöntemleri üzerinde duracağım. İkinci bölümde ise cerrahi tedavisinden bahsedeceğim.
Gastroözofagiyal Reflü Hastalığı Nedir?
Gastroözofagiyal reflü hastalığı (GERH), mide içeriğinin yemek borusuna (özofagus) geri kaçması sonucu ortaya çıkan şikâyet durumunu ifade eden kronik bir hastalıktır. Mide, içeriğinde bulunan aşındırıcı maddelere karşı korunma mekanizmasına sahiptir. Normal asiditesinde bulunan mide asidi, bu savunma mekanizmalarından dolayı mideye zarar veremez. Ancak yemek borusu (özofagus) bu savunma mekanizmalarına sahip değildir. Bu yüzden, mideden yemek borusuna geri kaçan mide asidi, normal asiditesinde bulunsa bile, savunmasız yemek borusunu tahriş eder.
Gastroözofageal Reflü Hastalığı Nasıl Oluşur?
Normalde yemek borusunu mideye bağlayan bölgede alt özofageal sfinkter (AÖS) adı verilen kaslı bir yapı (kıskaç), mide içeriğinin yemek borusuna kaçmasını önler. Ancak, bu sfinkterin zayıflaması veya gevşemesi durumunda mide içeriği özofagusa geri kaçabilir. Mide içeriğinde bulunan asit ve diğer yakıcı ve aşındırıcı maddeler midenin kendine özgü savunma mekanizmasından dolayı mide duvarına zarar veremez. Ancak savunmasız yemek borusunun duvarına zarar verir ve bu durum yemek borusu yangısına (özofajite) yol açar. Yemek borusuna asitlerin temas süresi önemli bir konu olup uzun süre temas normal bir yemek borusunda bile hasar oluşturabilir. GÖRH’dan sorumlu faktörlere baktığımızda şunları görebiliriz.
- Yemek borusunda savunma mekanizmalarında bozukluk
- Alt Özofageal Sfinkterinde gevşeme veya yukarı doğru yer değiştirmesi
- Reflüyü kolaylaştıran beslenme şekli. (Yağlı gıdalar, alkol, sigara, ilaçlar vb.)
- Midenin aşırı asit salgılaması, geç boşalması, safranın mideye geri dönmesi.
- Fazla kilo ve ya gebelik ile karın içi basıncın artması.
GERH'in oluşumunda bu etkenler genellikle bir arada rol oynar ve bireyden bireye farklılık gösterir.
GÖRH’nın Dünyada ve Ülkemizde Görülme Sıklığı Nedir?
GÖRH dünya genelinde oldukça yaygın bir durumdur. Özellikle gelişmiş ülkelerde, batı tarzı beslenme alışkanlıkları, obezite ve diğer yaşam tarzı faktörleri nedeniyle GERH sıklığının arttığı gözlemlenmiştir. Amerika Birleşik Devletleri’nde %13-29, İsveç’te %17, İngiltere’de %10 GÖRH sıklığı saptanmıştır.
Türkiye'de de GERH oldukça yaygın bir sağlık sorunudur. Türkiye'de GÖRH sıklığı %20 civarındadır. Bu oranlar, hastaların şikâyetlerine, yaşlarına ve diğer faktörlere bağlı olarak değişebilir.
GERH genellikle yaşla birlikte artan bir durumdur. Yine de, çocuklarda ve genç yetişkinlerde de görülebilir. Hamilelik döneminde, hormonal değişiklikler ve karın içi basıncındaki artış nedeniyle GERH riski artmaktadır.
Genellikle belirti verip yaşam kalitesini olumsuz etkilese de, çoğu durumda ciddi komplikasyonlar gelişmez. Ancak kronik ve tedavi edilmemiş GERH durumlarında özofagus hasarı (özofajit), Barrett özofagusu ve özofagus kanseri gibi ciddi komplikasyonların gelişme riski vardır.
GÖRH’nın Teşhisi Nasıl Konur?
GERH teşhisi genellikle belirtiler, hastanın öyküsü ve bazı laboratuvar testleri veya görüntüleme yöntemleri kullanılarak konulur. İşte GERH teşhisinde kullanılan bazı yöntemler:
- Hasta Öyküsü ve Semptomların Değerlendirilmesi: Hastanın yakınmaları detaylı bir şekilde değerlendirilir. Belirtilerin ne kadar süreyle devam ettiği, hangi durumlarda arttığı veya azaldığı gibi bilgiler teşhis sürecinde önemlidir.
- Fizik Muayene: Fiziksel muayene sırasında belirtilerin şiddeti değerlendirilir ve potansiyel diğer nedenler dışlanır.
- Endoskopi (Üst Gastrointestinal Endoskopi): Esnek bir tüp ve kamera içeren bir cihaz ile yapılan endoskopi yemek borusu, mide ve onikiparmak bağırsağını görmek için kullanılır. Bu yöntem, özofajit (özofagus iltihabı), Barrett özofagusu veya diğer muhtemel komplikasyonları değerlendirmek için önemlidir. Ayrıca alt özofageal sfinkter gevşekliği kontrol edilir.
- 24 saatlik pH İzleme: Bu test yemek borusu içindeki asidik ortamın bir katater yoluyla 24 saat ölçülmesini sağlar. Bu da reflünün sıklığını ve süresini değerlendirmeye yardımcı olur.
- Manometri: Alt özofageal sfinkterin basınç ölçümlerini sağlar ve yemek borusu kas hareketlerini değerlendirir. GERH'nın neden olabileceği kas zayıflamasını tespit etmeye yardımcı olur.
- Baryumlu Röntgen Çekimi (Baryumlu Özofagografi): Baryumlu bir sıvı içirilerek alınan röntgen görüntüleri, yemek borusu ve mide içeriğinin hareketini gösterir.
GERH teşhisi genellikle bir kombinasyonu içerir ve belirtilerin şiddeti, sıklığı ve potansiyel komplikasyonlar dikkate alınır.
Bu yazıda, gastroözofagiyal reflü hastalığının oluşum nedenleri, görülme sıklığı ve teşhis yöntemleri üzerinde durdum. GERH’in cerrahi tedavi yöntemlerini anlatacağım ikinci bölümde görüşmek üzere sağlıkla kalın…
Op. Dr. Sedat Ocak
Genel Cerrahi Uzmanı